Sitemizde, siz misafirlerimize daha iyi bir web sitesi deneyimi sunabilmek için çerez kullanılmaktadır.
Ziyaretinize varsayılan ayarlar ile devam ederek çerez politikamız doğrultusunda çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz.
X

Madde 107

a. Tevdi hakkı

II.  Hükümleri

1.   Bir şeyin teslimine ilişkin edimlerde

a.   Tevdi hakkı

Madde 107 - Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir.

Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hâkim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir.

I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:

II - Hükümleri

1 - Borcun mevzuu bir ayın olduğu surette

a) Tevdi hakkı

Madde 91 - Alacaklı mütemerrit olduğu takdirde borçlu hasar ve masrafları alacaklıya ait olmak üzere vereceği şeyi tevdi ederek borcundan beraat edebilir. Tevdi edilecek yeri, tediye yerindeki hâkim tâyin eder. Fakat ticari eşya, hâkimin kararı olmaksızın dahi bir ardiyeye tevdi edilebilir.

II-) Madde Gerekçesi:

Madde 106 - 818 sayılı Borçlar Kanununun 91 inci maddesini karşılamaktadır.

Tasarının iki fıkradan oluşan 106 ncı maddesinde, verme edimlerinde borçlunun tevdi hakkı düzenlenmektedir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 91 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan “1. Borcun mevzuu bir şey olduğu surette” şeklindeki ibare, Tasarıda “1. Bir şeyin teslimine ilişkin edimlerde” şeklinde değiştirilmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 91 inci maddesi tek fıkradan oluştuğu hâlde, bu maddede iki ayrı konunun düzenlendiği göz önünde tutularak, Tasarının 106 ncı maddesi iki fıkraya bölünerek düzenlenmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 91 inci maddesinin ikinci cümlesinde kullanılan “tevdi edilecek yeri tediye yerindeki hâkim tayin eder.” şeklindeki ibare, yanıltıcı olduğu için Tasarıda “Tevdi yerini ifa yerindeki hâkim belirler.” şekline dönüştürülmüştür.

Sistematik yapısı ile metninde yapılan düzeltme ve arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanununa göre bir hüküm değişikliği yoktur.

III-) Kaynak İsviçre Borçlar Kanunu:

1-) OR:

II. Wirkung

1. Bei Sachleistung

a. Recht zur Hinterlegung

Art. 92

1 Wenn der Gläubiger sich im Verzuge befindet, so ist der Schuldner berechtigt, die geschuldete Sache auf Gefahr und Kosten des Gläubigers zu hinterlegen und sich dadurch von seiner Verbindlichkeit zu befreien.

2 Den Ort der Hinterlegung hat der Richter zu bestimmen, jedoch können Waren auch ohne richterliche Bestimmung in einem Lagerhause hinterlegt werden.

2-) CO:

II. Effets

1. Quand l’objet de l’obligation consiste en une chose

a. Droit de consigner

Art. 92

1 Lorsque le créancier est en demeure, le débiteur a le droit de consigner la chose aux frais et risques du créancier et de se libérer ainsi de son obligation.

2 Le juge décide du lieu de la consignation; toutefois les marchandises peuvent, même sans décision du juge, être consignées dans un entrepôt.

IV-) Yargı Kararları:

1-) Y. 15. HD, T: 27.11.2019, E: 2019/1445, K: 2019/4882:

“… 2- Davacı taşeron ile davalı arsa sahibi … arasında imzalanan 25.03.2013 tarihli protokolde, … malzemelerin arsa sahipleri tarafından davacı şirket yetkilisi TS’ye iyi niyet kurallarınca iadesi, iade edilmeyen veya inşaatta kullanılan malzeme tutarı kadar senedin davacı şirket yetkilisine verileceği kararlaştırılmıştır. … Davacı tarafça sunulan dava dışı ... İnş. .... Rek. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından adına düzenlenen 04.12.2012 tarih, 24296 ve 24297 sıra nolu faturalar, dava dışı ... İnş. .... Rek. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davacı arasında imzalanan 04.12.2012 tarihli protokol ve malzeme teslim tutanağı ile söz konusu malzemeler davacı şirkete teslim edilmiştir. Davalı yanca bu faturalarda yazılı malzemelerin inşaat sahasında bırakılmadığı savunulmaktadır. Davacı tarafça da faturada yazılı olup kendisine teslim edilen malzemelerin tamamının arsa sahiplerine teslim edildiği ve şantiyede bırakıldığı yasal delillerle kanıtlanmamıştır. Arsa sahipleri adına vekaleten protokolü imzalayan ..., ... 46. Noterliğinden keşide ettiği … ihtarnamesinde belirttiği malzemelerin şantiyede olup teslim alınmasını talep etmiştir. …

… arsa sahipleri adına taahhütte bulunan ... tarafından imzalanan protokole göre davacıya ait bir kısım inşaat malzemelerinin inşaat sahasında bırakıldığı anlaşılmakta olup bunların nelerden ibaret olduğu protokolde belirtilmediğinden arsa sahipleri adına keşide edilen 10.05.2013 tarihli ihtarname, davalılar vekilinin cevap dilekçesine ekli olarak sunduğu “Ek 14” yazılı şantiyede kalan malzemeleri gösterir liste ve duruşmada yeminle dinlenilen tanık beyanı birlikte değerlendirildiğinde; cevap dilekçesine ekli davalı tarafından delil olarak dayanılan “ek 14” olarak sunulan listedeki malzemeler ile tanık ...’ın beyanındaki kalıp malzemeleri, demir iskele ve hareketli motorlu iskelenin teslim edildiğinin kabulü zorunludur. Arsa sahipleri adına hareket eden ... tarafından keşide edilen … ihtarnameyle belirtilen malzemelerin geri alınması davacıdan talep edilmiş ise de, malzemelerin kendinde olduğunu kabul eden arsa sahipleri, davacı taşeronun malzemeleri teslim almaktan kaçınması halinde 6098 sayılı TBK’nın 107 ve devamı maddeleri gereğince tevdi mahalli tayin ettirerek teslim edeceği malzemeleri tevdi etmediğinden, iade edilmeyen malzemeler veya mümkün olmaması halinde bedelinden sorumludur.

Bu durumda mahkemece … “ek 14” yazılı listedeki malzemeler ve tanık beyanında belirtilen hareketli motor iskele, demir iskele ve kalıp malzemelerinin, … icra takip tarihi itibariyle mahalli piyasa rayiçleriyle bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp bulunacak miktar üzerinde davalı ... yönünden sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken dava dışı yükleniciden alınan faturadaki malzemelerin tamamının arsa sahiplerine ait şantiyede bırakıldığı kabul edilerek faturada yazılı alacak miktarı üzerinden ... kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. …”

2-) Y. 20. HD, T: 13.10.2016, E: 2016/4690, K: 2016/8860:

“… Dava, tevdi mahalli tayini istemine ilişkindir.

6100 sayılı HMK’nın 382/2-d-3 fıkrasında tevdi mahalli tayinine ilişkin istemin çekişmesiz yargı işi olarak belirtildiği, aynı Kanunun 383. maddesinde de aksine düzenleme bulunmadığı sürece çekişmesiz yargı işinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun hükme bağlandığı anlaşılmaktadır.

Dosya kapsamından, davacının, taraflar arasında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava görüldüğü, 11.04.2014 tarihinde dosyanın karara bağlandığı, kararda hüküm altına alınan tazminat ve yargılama giderlerinin karşı taraf-davalılar vekiline gönderilmesine rağmen kabul edilmediğinden iade geldiği, alacaklıların ilam konusu alacaklarını almadıklarından temerrüde düştükleri iddiasıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 107. maddesi uyarınca alacaklının temerrüde düşmesi nedeniyle aynı Kanun hükmü gereğince tevdi mahallinin belirlenmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın 382/2-d-3 fıkrası uyarınca uyuşmazlığın, ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. …”

Copyright © 2017 - 2024 Prof. Dr. İlhan Helvacı. Tüm hakları saklıdır.
X